24 Ağustos 2006

içimde hatıralar delik deşik....

resim yapıyorum, olmadı kitap okuyorum, perdeler de kirlenmiş tatil bitmeden onları da yıkamak lazım, keyif keyif kulaklıksız müzik dinliyorum. Dolapları da mı düzeltsem ki derken, geçmişimi tıkıştırdığım poşet geçti elime:)
32 dişimi gösterir pis bir sırıtma yayıldı yüzüme:)

hemen bir kadeh şarap aldım. Müzikler açıldı. Ortam nostaljiye uygun hale getirildi.

Ortaokuldan başladım evlilik ve bu eve kadar geldim. En çokta ortaokulda yapılan hani o meşhurrr anket defterleri vardı ya:) orada takıldım.
Zarflarına kadar sakladığım arkadaş mektupları.. resimler.. temenniler.. anı defterleri..

Yollar ayrıldıktan sonra mektuplaşacak kadar samimi olduğum!! arkadaşlarımın bazılarının yüzünü hatırlamıyorum, bazılarının ismi bile çağrışım yapmıyor, ne acı.
Acaba hatırlarmıyım diyerek mektup içeriklerini okudum onlar bile yabancı geldi. İçlerinde merak ettiklerim vardı. Google amca devreye girdi hemen. Yaşasın internet yaşasın search dedim ama kimsenin izine rastlayamadım.
Kabak gibi ortada olan bi ben varım sanırım:)
CRESCENTİM:) aynı pis sırıtma ile 19 Nisan 1986 yılında sana yönelttiğim uzman anket sorularına verdiğin bazı cevapları keyif ile açıklıyorum:)
-İlerde ne olmak istersiniz
sen:doktor
-En sevdiğiniz diziler
sen: Mardin münih hattı, girdap, kağıt bebekler
:) bunlar ne ya:) ben nerdeydim bu diziler varken,
-Gelecekte nasıl biriyle yaşamak istersiniz? (ba ba ba soruya bak!!)
sen: Gelecekte nasıl birisiyle yaşayacağıma şimdi karar veremem. Ama mutlu olarak yaşamak isterim.
15-16 yaşlarında bir çocuk için iyi bir cevap kutlarım:))

sıra bende
-ilerde ne olmak istersiniz
ben:hukukçu (tutturmuşum galiba:))
-en sevdiğiniz diziler
ben:kuruntu ailesi, cosby ailesi, vegas, esrar perdesi (vegasla esrar perdesi de neymiş hiç hatırlamıyorum:)
-gelecekte nasıl birisiyle yaşamak istersiniz?
ben:sevdiğim biriyle mutlu yaşamak isterim. (eh klasik genç kız hayali işte:)


sonra.....
15 yıl öncesinden kalan hülya arkadaşımı buldum, mail attım. Henüz kendisinden cevap gelmedi, bekliyorum bakalım, merak içinde ve heyecanlıyım.

Esasen uzun zaman sonra bir arkadaştan yada bir zamanların can dostundan haber almak keyif verici oluyor. Bunun keyfini yaklaşık üç sene önce 16 yaşında hayatımın sırlarını paylaştığım mektup arkadaşımı bulmakla yaşamıştım.

Uzun zaman geçtikten sonra birden ortaya çıkıp çekinerek " ne yapıyorsun " diyorsun. Bir anda herşey önüne hazır geliyor. Evlenmiş, meslek sahibi olmuş, çoluk çocuğa karışmış... Kitabın ortasından başlamak gibi bişey:) e ortadan başlamakta güzel, son sayfayı okuyor olmakta vardı ama değilmi.

16 yaşında tuttuğum şiir defterime güzel güzel de şiirler yazmışım.  Bak sen kerataya diyerek kapanışı tüm dostlarıma atfen onlardan birisiyle yapayım ve tatilime kaldığım yerden devam edeyim. byyy....


Desem ki vakitlerden bir nisan akşamıdır,
Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor,
Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini.
Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim,
Senden kopardım çiçeklerin en solmazını.
Toprakların en bereketlisini sende sürdüm,
Sende tattım yemişlerin cümlesini.
Desem ki sen benim için,
Hava kadar lazım,
Ekmek kadar mübarek,
Su gibi aziz bir şeysin;
Nimettensin, nimettensin!İnan bana sevgilim inan,
Evimde şenliksin, bahçemde bahar;
Ve soframda en eski şarap.Bırak ben söyliyeyim güzelliğini,
Rüzgarlarla, nehirlerle, kuşlarla beraber
Günlerden sonra bir gün,Şayet sesimi farkedemezsen,
Rüzgarların, nehirlerin, kuşların sesinden,
Bil ki ölmüşüm.Fakat yine üzülme, müsterih ol;
Kabirde böceklere ezberletirim güzelliğini.
Ve neden sonraTekrar duyduğun gün sesimi gök kubbede,
Hatırla ki mahşer günüdür,Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum.

CAHİT SITKI TARANCI

20 yorum:

Age35 dedi ki...

Of bayılırdım ben o anketleri doldurmaya...En çok bizleri ilgilendiren HOşlandığınız biri var mı sorusuydu...!!

Age35 dedi ki...

Of bayılırdım ben o anketleri doldurmaya...En çok bizleri ilgilendiren HOşlandığınız biri var mı sorusuydu...!!

nimetin.blogspot.com dedi ki...

ah ahhh agecim:)) ne de zevk alırdık o sorunun sorulmasına hakikaten. başkalarının yazdığı cevaplarda ilk baktığımız yerlerdi:)) bizim bide ingilizce derslerimizde kimin kiminle hoslandığı oyunlarımız vardi. said leri işlerken tahtada uygulama yaparken ayse said ali derdik örneğin. ali ayseden hoşlanıyor demekti bu:))) en tembeli bile tahtaya kalkmak için can atıyor böyle olunca tavsiye ederim öğrencilerde bi dene:)

nimet

zeyno dedi ki...

Ah Nimet, eskilere götürdün ne iyi ettin:) Ne kadar araştırmacı ruhlu, istatistik tutan öğrencilermişiz değil mi He he?
Cosbi ailesini ben de çok severdim, yayında olsa yine izlerim....

nimetin.blogspot.com dedi ki...

he ya zeyno tekrar yayına koysalar. abuk sabuk dizileri zaplamaktan kurtulurduk:)

nimet

CRESCENT dedi ki...

Öncelikle hemen bir düzeltme yapayım ,ben o tarihte 15-16 yaşlarında değil 14 yaşındaydım!:)))))
Çok eskilere götürdün beni de,yüzümde büyüüüüükk bir gülümseme ile okudum yazdıklarını,geçmişte ortak bir çok şeyimizin olması daha da sahiplenerek okumamı sağladı:)Benim de hala atmaya kıyamadığım mektuplarım,notlarım var,geçmişle aramızdaki en büyük bağ onlar.Kaset duruyor mu peki hala kaset?:))) Hani sana ulaşan ama benimki postada kaybolan kaset?:))))

nimetin.blogspot.com dedi ki...

crescentim yazdığım şiir kasette olan şiirlerden biriydi:))) fakat kasetlerim yok. neden yok bilmiyorum. işyerindeydi. ulustan şimdiki yere taşındıktan sonra kayboldu. belki de taşınma esnasında kayboldu bilemiyorum. ama keşke kaybolmasalarmış. bu arada kasetlere birlikte yazdığımız bir mektubu da buldum. kahkahamın sesini bakkal duydu o derece güzeldi:)

nimet

Sardunya dedi ki...

ne güzelolmuş senin blog böyle yeni cicileriyle:)

nimetin.blogspot.com dedi ki...

ana sardunyam gelmiş:)) hoşgeldin;) özlemiştik yahu.

nimet
şenleniyoruz yine oh oh

Günce dedi ki...

:))) Ne güzel yazmışsın :))Tatil yaramış ;)) Sayfanın yeni hali de pek bi güzel olmuş ;)) Desem ki de en güzeli olmuş...Çok severim o şiiri ben ;)

nimetin.blogspot.com dedi ki...

wayy güncem hoşgeldin. senin maceraları da bekliyoruz. hemen bakayım bi yegenim neler yapmiş:))))))


nimet

Annelog Atölye dedi ki...

Zamanda yolculuk yapmışsın Nimet:))İleride ne olacağın konusundaki isabet de süper bu arada:)

nimetin.blogspot.com dedi ki...

annelog genelde isabetli kararlar alırım:)))

nimet

KUGUU dedi ki...

Guldurdunuz beni Nimetcgm Crescent ile 14 yasindaki halinizle. Gozumun onune Pepsi reklamindaki 14 yas civari yasgunu kutlamasi tipleri geldi halinizi okurken:))Oyleydik sahiden de hepimiz:)

sevil dedi ki...

benimde sakladım bir cantam var ici mektuplar hatıra defterleri dolu annemde duruyor o canta yılda birkez falan aklıma gelir acar bakarım orda. her seferinde al gotur bunları der ama burda emniyette derim ben. bende oyle kocaman kocaman gulumserim onlara tek tek bakarken. iyice keyiflenirim. ne gunlerdi o gunler derim ah ahhh geri gelmeyecek gunler.

nimetin.blogspot.com dedi ki...

kuguu aynen öyle bir görüntü vardı işte:))

sevil evet annende daha garantide çünkü evde kaybolma ihtimalleri fazla:)

nimet

ev perisi;) dedi ki...

Sayende nostalji yaptık sevgili Nimet!
Benimde lise yıllarında 64 soruluk bir anketim vardı ve insanlar cevaplarken tabiri caizse posaları çıkıyordu...
Şimdi hatırladıkça gülüyorum...
Hatırlattın ve beni yine güldürdün teşekkürler...

nimetin.blogspot.com dedi ki...

evperisi 64 sorumu:))))))))ne sordunuz öyle 64 tane:)) bizimkisinde en sevdiğin müzik ıssız bir adaya gitsen yanına alacağın üç şey dedimiydi hemen sorular bitiveriyor.:))))

nimet

gazel vakti dedi ki...

Benimde anılarımı tıkıştırdığım bi anı poşetim var.Arkadşlarımla yazıştığım sayfalarca mektuplar var.Önceden bakar bakar okurdum.Vazgeçmişim kendim olmaktan okuyamıyorum bi türlü.Bunları hatırladım şimdi.İçimden du bende bibakayım diyorum bi yanımda amaaaan boşver diyor.Bu mektup ve eski dost arkadaşlığından kala kala bi kişi kaldı hayatımda oda bende hayatın kel alaka bi yerindeyiz.Acı veriyor anılar bazen.

nimetin.blogspot.com dedi ki...

acı vermez olurmu hiç gazel vakti. iç sızısı verir bazen. ama kötü anıları genelde yok ederiz insan olarak:)) içlerindeki kötülere eleyip iyileri ayırmak lazım bir kenara:)) bakıp bakıp benimde ne kadar aptalmışım dediğim oldu ama oldu sadece. hata yapa yapa doğrulara ulaşıyoruz maalesef.

nimet