08 Şubat 2009

MUSTAFA...

Kendi gündemimin içine o kadar dalmış durumdayım ki memleketin gündemini bazen çok gerilerden takip edebiliyorum.

Mustafa filmini yeni seyrettim.

Filmin bir iki cümlesi beni rahatsız etti. Onun dışında başarılı bir filmdi. Bilmediğim şeyler öğrendim.
Pazar gününün hüzünlü bir havasından mıydı yoksa filme özelmiydi bilemiyorum ama ağlaya ağlaya seyrettim.

Aslında, Atatürk'ün henüz Atatürk olmadan önce söylediği şu sözler, bugün bizi yöneten insanların polikitasıyla ters orantılı mantık benzerliği oluşturuyor.

"elime büyük yetki ve kudret geçerse ben sosyal hayatımızda istenilen devrimi bir anda bir darbeyle uygulayabileceğimi sanıyorum. Zira ben başkaları gibi bu işin halkın anlayışını yavaş yavaş alıştırmak suretiyle yapılacağını kabul etmiyorum. Buna ruhum isyan ediyor. Ben bu kadar yıl eğitim gördükten uygar yaşamı ve toplumu inceledikten ve özgürlüğümü elde etmek için hayatımı yıllarımı harcadıktan sonra neden cahiller derecesine ineyim. Onları kendi düzeyime çıkarırım. Ben onlar gibi değil onlar benim gibi olsun"

Atatürk'ün bu sözünü de hiç duymamıştım.

"korkak kalp kaybetmeye mahkumdur"

aynı görüşte olduğuma sevindim. :)

Cumhurbaşkanı seçildiğinde neden kısa bir konuşma yaptığının açıklamasını dinlerken yüzümde kocaman bir gülümseme oldu:)) Seni hatırladım pek sevgili arkadaşım:)))

"çünkü dişlerimi yeni çektirmiştim yeni yapılan dişler tecrübe devresindeydi. Konusurken ıslık gibi bir ses çıkarıyordu" :))


Nimet

1 yorum:

denizzeynep dedi ki...

ben.. en cok.. ismet inonu ile..birbilerine not yazdiklari sahnede agladim.. arkadaslik.. kardes gibi..