29 Ocak 2009

Tatil seyir defteri 3. gün...

Perşembe günü ANKAN dostum Umut'um bana gelecek..

Pasta börek hazırlıkları yaptım. Ay çok yoruldum.

Menü:

Mercimek köfte
Fırında sigara böreği
Kısır
Elmalı pasta
Mahlepli tuzlu kurabiye

Bu konuda iddialıyım.
Ben kazanacağım:)


Nimet

28 Ocak 2009

Tatil seyir defteri 2. gün

Nazanım ben etud e gideceğim aşkıyla sabahın köründe kalktı !!!
Bi çırpıda herkes evden gidiverdi:)
Kaldım bi başıma!!
Napsam ki telaşıyla, baktım sağı solu toparlıyorum, çamaşır yıkamaya filan kalkmışım.
Sonra durdum bi düşündüm. ! napıyosun sen nimet yaaa dedim ve hemen yeniden yattım:)
Çok garip ama evde boş boş oturunca suçlandım.
Ama öyle de olsa hayat güzel:)  
Keyfim geldi, giyindim, süslendim tunalıya çıktım.
Arkadaşımı ziyaret ettim. Bi kahvesini içtim.
Sonra nazan etudden alındı, ikizanneme gidildi. Panoraya gidildi. Panora dönüşü Fundama gidildi.
Akşam eve varış 10 du. :))

Nimet

27 Ocak 2009

Tatil Seyir Defteri.. 1. gün...

Tatildeyim geç kalkmalıyım, uyumalıyım diretmesiyle debelene debelene 9,30 a kadar yattım.
Evimin içine güneş doğmuş diyerek mutlu mesut kalktım.

Nazanla uyuz uyuz oturduk biraz.
İnternetten market alışverişi yaptık.

Biz böyle tatile girdiğimizde, Annem yavaş yavaş kalkar "Bi hamur mayalayım bari" derdi:)
Sonra da börek çörek doldururdu heryeri.

Bende dün aynısını yaptım. Bi hamur mayalayım bari diyerek kalktım.
Nazan; anne o ne ya.. diye koşarak peşimden geldi:)
pizza yaptık, poğaça yaptık.

Evin içini didikledim biraz.
Evde olmak çok yorucu:))

Nimet
ev hanımı adayı

25 Ocak 2009

On...



Bir hışımla geldi geçti... peh.. peh.. peh...peh !!!!!

Evliliğimizin onuncu yılını bitirdik. !!!
On yıldan sonra alışkanlık aşamasına giriyormuş öyle mi?
Ama ben evlendiğimde de olaya alışkın gibiydim:)))

Onuncu yılımız sebebiyle mi desem yoksa öyle mi denk geldi bilmiyorum ama ilk defa bir evlilik yıldönümümüzde yemeğe çıktık.

Bana her yer paris ama mekan ANKAN dostumun olunca keyif aldım.

Karışık kafama iyi geldi:)



Nimet






20 Ocak 2009

Hayat eğlence tadında geçse...


Yazacağım bişeyler ama hangisinden başlasam, neyi yazsam, neyi yazmasam bilemedim.
Dıkandım resmen:))
Bu aralar karma karışık zamanlar yaşıyorum.
Her yanım hareket dolu ama sıradan gibiyim.
Zaman o kadar haraketli akıyor ki tepkilerim de birbirine karıştı.
Bi akşam gülmekten boğazım ağrıyor.
Ertesi sabah ağlıyorum.
Daha onun şokunu atlatamadan başka bir ortamın içinde buluyorum kendimi.

Neyse:))
Ben yine de anlatmak istediklerimle sınırlı kalayım da sizi de yormayım :))
Öncelikle işyerimde, mübaşirlikle başlayıp katiplikle devam eden, bu arada Hukuk Fakültesini okuyup başarıyla bitiren, üstüne hakimlik sınavına girip kazanan ve bu gunlerde atama heyecanı yaşayan mesai arkadaşımız, kardeşimiz, oğlumuz İbrahimimizin azminin başarısına çok sevindik.
Bu sevincimizi bir kutlama haline dönüştürmek için ANKAN dostum UMUT'u dinlemeye gittik:))
Süper eğlendik:) Anladım ki hiç kimse göründüğü gibi değilmiş:)) Herkes potansiyel köçek tadındaydı:)))

Ertesi gün yaşadığım güzel akşamın keyfiyle güne mutlu başladım.
Gezme tozma durumları için sabahın köründe keyif keyif kısır yaparken telefonum çaldı ve hastalığını takip ettiğim personelimizin ölüm haberi verildi. :(
Maydanozlar elimde kalakaldım. Buruk buruk kısırımı yapmaya devam ettim.

Pazartesi iş dönüşü evin içine adımımı bi attım ki zemin direk yüzme havuzu modunda!!!!
Basılmışız. :)))) ve hala da basmaya devam ediyordu çünkü bi yerlerde manyak gibi su fışkırma sesi vardı :))
Salak salak bi müddet baktım. Acaba elektrik kaçağı olmuşmudur? diye düşündüm sonra da yüksek sesle "noluyo lan burda" dediğimi hatırlıyorum. :)) Ondan sonrası karanlık:)))
Kış günü bütün halıları yıkandım:))) Balkonlara şenlik geldi:)) Karşı apartmanlarca gözlemlenen çılgınlığım tescil edilmiş oldu:)))

Canımın sıkkın olduğu bir gün "Tavuk Suyuna Çorba" kitabını almıştım. Hani New York da bir numaraymış. İnsanlar kapış kapış alıyorlarmış. Bilmem kaçıncı baskısı yapılmış filan. Zaten bu New York"luların zekasından hep şüphelenmişimdir. :) Başından şöyle bi baktım. İçine girmeye lüzum etmez. :))

15 tatil geldi ya... (burda pis pis sırıtma efekti var) :)))))
Önümüzdeki hafta izin aldım:)) he he..:)) mutluyum :)
The Pub kaşıntım tuttu arkadaşlarımla buluşmak istiyorum:))
Evde oturup sağı solu arayıp, "hadi gelin evdeyim" demek istiyorum.
İzinliyim sana geliyorum demek istiyorum.
Çok şey istemiyorum aslında biliyorum:))))


Nimet