23 Şubat 2009

Kahve...

Hani bana bi arkadaş kahve falı bakmıştı sonra da "yok ben bu fala bakmıyorum 15 gün sonra yeniden bakayım" deyip beni saşkın bakışlarımla bırakıp öylece gitmişti. :))

15 gün sonra kabusum mesai arkadaşım yine geldi hadi bakalım yeniden bakacağım dedi. Aynı şeyi yine yaptı gitti. !!!

Sevda Ablam bugün yine geldi. İnat ettim iyi bişey söyletene kadar baktıracağım:)))
Neyse ki sonunda iyi bişeyler söyledi.
Pes!!!!

Birisi ayaklarıma kapanacakmış benden af dileyecekmiş:) Kim bu çıksın ortaya:))
Birisi beni sevinçten uçuracakmış. Hiç beklemediğim bişey olacakmış. Ondan sonra hayata farklı bakacakmışım.!!
Dileğim gerçekleşecekmiş ama az biraz vakti varmış:))

Siz inandınız mı?
:)))

Beni ancak Türk Hava Yolları uçurabilir:) O da kesin Antalya'ya seminere gideceğimdendir. :))

Neysee...


Nimet

18 Şubat 2009

Yaş erdi kemale....

Ne alacağınızı bildiğiniz zaman mağazaya kararlı adımlarla girersiniz ya hani. Maksadım gezme, tozma, vakit öldürme değil, işim gücüm var benim alacağımı alıp çıkacağım elleşmeyin bana mesajı verirsiniz hani.

Geçenlerde Tekin Acar'a girdim. Öje alacağım. Sadece öje:)
Amaç belli, ver öjeyi al parayı.:))

Fakat tam kapıdan çıkarken tezgahtar kızlardan birisi, başka bişeye ihtiyacınız varmıydı? dedi.
Kibarca "yok" dedim ve hızla mğazadan çıktım fakat bir saniye durup hızla tekrar içeri girdim.!!!
Günah çıkartır gibi " bu güne kadar hiç göz altı kremi kullanmadım" dedim:)

Bu konuda hep geyik yaparım, yaşlandım göz altı kremlerine başladım filan diye ama harbiden hiç kullanmamıştım.
Durduk yere göz altı kremi aldım.!!!
Garip tarafı bu tür kremlerin iyiliğine hoşluğuna da inanmıyorum.
Ama niye böyle bişey yaptım onu da bilmiyorum. Bi salak tarafıma denk geldi herhalde:))

Çok pişmanım çok:)

Nimet

12 Şubat 2009

Hayat Güzel...

Bu günlerde hayat gözüme güzel görünüyor:)
Ufak tefek aksaklıklar olsa da mutluyum sanırım:)


Nimet

11 Şubat 2009

SAAT

Saatim beni terk etti:(
8 yıldır hiç kolumdan çıkarmamıştım.
Hatta bir arkadaşım "seni ne zaman görsem hangi kıyafetle görsem hep aynı saati takıyorsun hiç çakırmıyormusun bu saati" diye sormuştu.:))
Deniz, havuz, bulaşık, çamaşır.... hiç esirgemedim kendisini. O da benim boşver tavrıma saygı duyup hiç bozulmamıştı. :))
Geçenlerde durdu! Bi daha çalışmadı.
Terk etti beni!

Nimet

08 Şubat 2009

MUSTAFA...

Kendi gündemimin içine o kadar dalmış durumdayım ki memleketin gündemini bazen çok gerilerden takip edebiliyorum.

Mustafa filmini yeni seyrettim.

Filmin bir iki cümlesi beni rahatsız etti. Onun dışında başarılı bir filmdi. Bilmediğim şeyler öğrendim.
Pazar gününün hüzünlü bir havasından mıydı yoksa filme özelmiydi bilemiyorum ama ağlaya ağlaya seyrettim.

Aslında, Atatürk'ün henüz Atatürk olmadan önce söylediği şu sözler, bugün bizi yöneten insanların polikitasıyla ters orantılı mantık benzerliği oluşturuyor.

"elime büyük yetki ve kudret geçerse ben sosyal hayatımızda istenilen devrimi bir anda bir darbeyle uygulayabileceğimi sanıyorum. Zira ben başkaları gibi bu işin halkın anlayışını yavaş yavaş alıştırmak suretiyle yapılacağını kabul etmiyorum. Buna ruhum isyan ediyor. Ben bu kadar yıl eğitim gördükten uygar yaşamı ve toplumu inceledikten ve özgürlüğümü elde etmek için hayatımı yıllarımı harcadıktan sonra neden cahiller derecesine ineyim. Onları kendi düzeyime çıkarırım. Ben onlar gibi değil onlar benim gibi olsun"

Atatürk'ün bu sözünü de hiç duymamıştım.

"korkak kalp kaybetmeye mahkumdur"

aynı görüşte olduğuma sevindim. :)

Cumhurbaşkanı seçildiğinde neden kısa bir konuşma yaptığının açıklamasını dinlerken yüzümde kocaman bir gülümseme oldu:)) Seni hatırladım pek sevgili arkadaşım:)))

"çünkü dişlerimi yeni çektirmiştim yeni yapılan dişler tecrübe devresindeydi. Konusurken ıslık gibi bir ses çıkarıyordu" :))


Nimet

07 Şubat 2009